SAFA EĞİTİM KURUMLARI İLKOKUL BÖLÜMÜNDE İNGİLİZCE NASIL ÖĞRETİLİYOR

Safa Eğitim Kurumları bünyesinde ilkokul kısmı olarak İngilizce öğrenimini oldukça önemsiyor, çocuğun dil öğrenmedeki başarısının ilkokul ve hatta okul öncesi eğitim aldığı sürede şekillendiğini biliyoruz.

Asıl amacımız çocuklara İngilizce'yi sevdirmek ve İngilizce'yi ezbere dayalı yöntemlerin dışında öğrenmelerini sağlamaktır. Çocuk, ancak sevdiği bir şeyi kabullenir ve ister, sevmediği bir şeyi istemez ve reddeder. Bu yaklaşım yabancı dil için de geçerlidir. Çocukların konuya büyük yaş grubu öğrencileri gibi rasyonel bakması veya yaklaşması mümkün değildir. Dolayısıyla dili sevdirmek, yapılan her çalışmanın bir parçası olmalıdır.

Herşey sevmekle başlar. Verilen bir dersin öğrenmeye dönüşmesi için önce sevilmesi gerektiğine inanıyoruz. Okullarda bir dersi sevmek demek öğrenmeye hazır bulunmak demektir. Sevmek demek öğrendiğini kullanılabilecek hale getirmek demektir. Ve sevmek demek öğretileni kalıcı bilgiye dönüştürmek demektir.

Peki sevmek nasıl olur? Bir dersin sevilebilmesi, o dersin rehberi tarafından sevdirilmesine bağlıdır. Öğrenme süreci uzun bir süreçtir. 20 yıl civarı bir birey için okullarda öğrenme faaliyeti ile geçer. Bu süreç sizce okulu, verilen dersi sevmeden geçebilir mi? Hiç sanmıyorum.

Bir öğrencinin en büyük şansı iyi bir ilkokul öğretmeni olmasıdır. Çünkü hayatı için bütün temeller ilkokulda atılacaktır. Aynı şekilde iyi bir İngilizce öğretimi de ilerisi için dil eğitimini etkileyecek temelleri atacaktır. Bu düşünceyle Safa Eğitim Kurumları İlkokul bölümü İngilizce  öğretmenleri olarak işimizin ciddiyetinde ve bilincindeyiz. Ne mi yapıyoruz? Öğrencilerimizi gerçekten çok seviyoruz.

Bir öğretmen öğrencisini sevdiğini iki şekilde göstermelidir. 1. Onu dinleyeceksiniz 2. Cesaret vereceksiniz.

Biz dinleyerek işe başladık. Onların bizimle paylaşmak istedikleri ne varsa dinlemeye çalıştık. Her türlü sevinçlerini, üzüntülerini paylaşabilecekleri öğretmenleri olmaya çalıştık. Daha sonra cesaret vererek devam ettik. Aferin sana çok iyisin. Bence başarabilirsin. Bu sefer olmadı ama eminim bundan sonra yapabileceksin dedik. İnandık, inandırdık.

Yeni bir dil öğrenilmeye başlandığında beyinde yeni bir klasör açılır. Beynimizde hali hazırda olan bir Türkçe klasörü vardır. Bu klasör biz doğduğumuzda açılmış ve biz ana dilimizi konuşmayı duyarak, görerek ve hissederek öğrenmişizdir. Yazmayı ve okumayı çok daha sonra öğreniriz. İngilizce eğitiminde de aynı yol izlenmeli ve öğrenme küçük yaşta başlamalıdır. Çocuk önce duymayı ve düşünerek konuşmayı öğrenmelidir. Bunun içinde beynimizde açılan dil klasörünü mümkün olduğu kadar İngilizce dosyaları ile doldurmalıyız. Doğal ortamımızı kendimiz oluşturmalıyız. Duyarak, görerek, resimlerle, hislerle, Türkçe değil, İngilizce düşünerek ...

Bu yüzden henüz okuyamayan, yazamayan ama dil öğrenimi için oldukça elverişli bir dönemde bulunan okul öncesi ve ilkokul çağları İngilizceyi daha eğlenceli hale getirdi. Edinimle sağlanan kazanımlar için en etkili yöntem oyun oldu. Oyunun çocuklarda etkisi tartışılmaz. Ana temaları öğretirken çok çeşitli oyunlar kullanıyoruz. Ve elbette rol yapma tekniğiyle İngilizceyi hayata taşıyoruz.

 İlkokul işitsel malzemeler ve hedef dile maruz bırakma sistemin temelidir. Tekrarlı dinlemeler sayesinde çocuklar İngilizce seslerine, kelimelerine ve cümle yapılarına yabancı olmamaya başlar. Öğretmenlerimiz derslerde her bir çocuğu ayrı ayrı cesaretlendirir ve bunu ilerlemenin çokluğuna veya azlığına bakmadan her bir başarıyı ayrı ayrı överek yapar.

Yabancı dil öğretiminde görsel araçların kullanılması, aktif duyu organlarının etkinliğini artırmakta dolayısı ile öğrenimi kolaylaştırmakta, hızlandırmakta ve öğrencileri isteklendirmektedir.

Çoklu ortamların düzenlenmesi öğrenci motivasyonunu yükseltecek, öğrenme başarısını arttıracak ve öğrenilen bilgiyi yapılandıracaktır. Dersin amaçlarına uygun, görsel, renkli ve etkili materyal kullanımı, öğrenciyi bilişsel, duyuşsal, duygusal, davranışsal ve sosyal açılardan destekleyecek, yabancı dil eğitimini daha canlı, kalıcı ve etkili kılacaktır. Bu yüzden derslerimizde mümkün olduğunca görsel araçlar kullanmakta ve her çocuğu bu görsele maruz bırakmaya çalışmaktayız.

Şarkılar, resimli kartlar, gerçek nesneler, oyunlar, dramalar derken birçok etkinliğin bir arada kullanıldığı bir ders İngilizce Safa Koleji’nde. Her ne kadar kademe büyüdükçe etkinlikler yerini alıştırmalara, testlere, sınavlara bıraksa da, ilkokul İngilizce dersleri unutulmaz yerini alıyor öğrencilerimizde.  

HOW IS ENGLISH TAUGHT AT PRIMARY SCHOOL DEPARTMENT OF

SAFA EDUCATIONAL INSTITUTIONS

As the primary school department within Safa Education Institutions, we attach great importance to learning English, and we know that the child's success in learning a language is shaped during primary school and even pre-school education.

Our main goal is to make children love English and to learn English outside of rote-based methods. The child only accepts and wants something he likes, does not want and rejects something he does not like.This approach also applies to the foreign language. It is not possible for children to approach or approach the subject as rational as older students. Therefore, popularizing language should be a part of every work done.

Everything starts with loving. We believe that in order for a given lesson to turn into learning, it must first be loved. Loving a lesson in schools means being ready to learn. Loving means making what you learn can be used. And loving means turning what is taught into permanent knowledge.

So how about loving? The liking of a lesson depends on being liked by the tutor of that lesson. The learning process is a long process. For around 20 years, an individual is spent learning activities in schools. Do you think this process can pass the school without loving the lesson given? I do not think so.

A student's greatest chance is having a good primary school teacher. Because all the foundations for his/her life will be laid in primary school. Likewise, a good English education will lay the foundations that will affect language education for the future. With this in mind, as Safa Educational Institutions Primary School English teachers, we are serious and aware of our work. Then what are we doing? We really love our students.

A teacher should show that he/she loves his/her student in two ways. 1. You will listen to him/her 2. You will give courage.

We started by listening. We tried to listen to whatever they wanted to share with us. We tried to be their teachers with whom they can share all kinds of joys and sorrows.Then we continued with encouragement. Well done, you are very good. I think you can succeed. It didn't happen this time, but I'm sure you can do it from now on. We believed it, we made it believe.

When a new language starts to be learned, a new folder opens in the brain. There is a Turkish folder already in our brains. This folder was opened when we were born and we learned our mother tongue by hearing, seeing and feeling. We learn to write and read much later. The same path should be followed in English education and learning should start at a young age. The child must first learn to hear and to speak by thinking. For this, we must fill the language folder opened in our brain with as many English files as possible. We have to make our own natural environment. By hearing, seeing, with pictures, with feelings, not in Turkish, but in English ...

Therefore, pre-school and primary school ages, which are not yet able to read or write but are in a very convenient period for language learning, made English more enjoyable. The most effective method for acquisition are games. The effect of the game on children is indisputable. We use a wide variety of games to teach the main themes. And of course, we bring English to life with the role-playing techniques.

Primary school audio materials and target language exposure are the basis of the system. Thanks to repetitive listening, children become familiar with English sounds, words and sentence structures. Our teachers encourage each child individually in the lessons and do so by praising each success individually, regardless of how much or less progress is made.

The use of visual aids in foreign language teaching increases the effectiveness of active sensory organs, thus facilitates and accelerates learning and encourages students.

Organizing multimedia environments will increase student motivation, increase learning success and structure the learned knowledge. The use of visual, colorful and effective materials suitable for the purposes of the course will support the student in cognitive, affective, emotional, behavioral and social aspects, and will make foreign language education more lively, permanent and effective. That's why we use visual tools as much as possible in our lessons and try to expose every child to this visual.

A course in which many activities are used together with songs, picture cards, real objects, games, dramas is at Safa College in English. Although as the stage grows, activities leave their place to exercises, tests and exams, primary school English lessons take an unforgettable place for our students.

Gülçin ÇAVUŞOĞLU